HABER MERKEZİ- Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), TELE1’e “ekran karartma cezası” verdi. RTÜK, Enver Aysever’in sunduğu “Ayrıntılar” programına konuk olan TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil’in Diyanet’e ilişkin sözlerini değerlendirdi. Kanala üç gün ekran karartma cezası verildi. 

cumhuriyet.com.tr'in haberine göre;TELE1’in, bu karardan sonra bir yıl içinde aynı ihlali tekrarlaması durumunda RTÜK’ün yayıncı kuruluşun lisansını iptal edebileceği belirtildi. RTÜK’ün “karartma” cezası ise tepki çekti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kararı “Saray talimatıyla RTÜK, bir kez daha basın özgürlüğüne, çoksesliliğe darbe vurdu. Ne yaparlarsa yapsınlar, daima bağımsız medya ile dayanışma içinde olacağız, gerçeklerden korkan bu karanlık zihniyete son vereceğiz” sözleriyle eleştirdi. 

"BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

TELE1’in genel yayın yönetmeni Merdan Yanardağ, “RTÜK bir kez daha istibdat rejiminin sansür aygıtı olduğunu kanıtladı. TELE1’in lisansını iptal etmeyi hedefliyorlar. Boyun eğmeyeceğiz” dedi.

TELE1’de “Anında Manşet” programını hazırlayan yazarımız Tuncay Mollaveisoğlu ise karara şu sözlerle tepki gösterdi:

Türkiye’de bağımsız yayıncılık yapan çok az sayıda tv ve gazete var… TELE 1 televizyon kanalları içinde mütevazi ekonomik yapısına rağmen olağanüstü bir izlenme oranı ile bir dönemin merkez medyası olmuş ‘marka’ kanalları geride bırakıyor. İki üç tv kanalı ile birlikte dönüşümlü olarak ratingde zirveyi paylaşıyor. 

Bütün mesele bu… Milyonlarca izleyiciye ulaşan ve gerçekleri korkusuzca aktaran TELE 1’i susturmak… Bu son ceza ile birlikte kanalın lisans hakkı da tehlikeye girdi. O kadar açık, öylesine kaba bir karartma ki bu..

RTÜK televizyonlar üzerinde, Basın İlan Kurumu da gazeteler üzerinde Saray’ın bir sopası, sansür aygıtı olarak hareket ediyor. 

Halkın en kutsal haklarından biri olan haber alma özgürlüğüne saldırıyorlar. Toplumun iletişim kanallarını karartıyor, kirletiyor ve TELE 1 örneğinde olduğu gibi kapatmaya çalışıyorlar. 

Devlet gücünü ve yandaş hukuku bağımsız medya ve gazeteciler üzerinde kullanan Saray, şimdi de sansür yasası çıkardı. Düşünün ve bu yasa ortada yokken yaptıklarına bakın.. sansür yasası sonrası olacakları hayal edin. Tam bir istibdat rejimidir bu. Toplumu bu yasakçı zihniyete karşı uyarmak zorundayız. Çünkü gazeteler kapanırsa, bağımsız ekranlar karartılırsa, sosyal medyaya korku prangaları vurulursa toplum bütün gelişmeleri ve haberleri Saray aklının istediği şekilde görecek… 

AKP gençler başta olmak üzere milyonlarca insanı, koca bir ülkeyi kibrit kutusuna sığdırmaya çalışıyor…

Toplumu iletişimden, haber alma özgürlüğünden izole eden ve sadece kendi gerçeğini halka aktaran Kuzey Kore yönetiminden farksız bir zihniyet iktidarda..

Tüm demokrasi güçlerini, hukuka bağlı insanları, birikimlerini Atatürk Türkiyesine borçlu olan sermaye çevreleri de dahil olmak üzere herkesi TELE 1’e yapılan haksızlığa, özgür basına vurulan prangalara karşı direnmeye, tepki göstermeye davet ediyorum..

Alışmayacağız, korkmayacağız…

"BU KARAR İPTAL EDİLECEKTİR"

RTÜK üyesi İlhan Taşcı, “Türkiye’yi yöneten anlayışın basına, çoksesliliğe, düşünce özgürlüğüne bakışını oyladı. Sonuç olarak demokrasi ve çokseslilik katledildi. Hedef seçimlerde karartılmış ekran, karanlığa boğulmuş Türkiye. Danıştay, RTÜK’ün aynı maddeden verdiği cezayı iptal etmişti. Bu karar da iptal edilecektir” ifadelerini kullandı. RTÜK üyesi Okan Konuralp ise “Toplumu bu cezalarla susturabileceklerini sanmaları çaresizlikten” dedi.

Editör: Haber Merkezi