HABER MERKEZİ – Olcay Kankotan, makyajı bir sanata dönüştürdü ve insan yüzlerinde eşsiz eserler yarattı. Kendi imkanlarıyla sanatını ilerleten Olcay Kankotan, memleketi Hozat’ta da çocuklara eğitim verip hayatlarına dokundu. İzmir’de yaşayan Olcay Kankotan, makyajı bir sanata dönüştürdü. Kendi çabası ve bin bir emekle sanatını geliştiren Kankotan şimdi profesyonel olarak icrada bulunuyor. Gazete Karınca'dan Nujinha’dan Peri Bayav’a konuşan Kankotan’ın makyaj sanatıyla hikayesi İzmir Alsancak’da yürürken Sokak Sanatları Atölyesi’nin canlı heykel performansını izlemesiyle başlıyor. Bu ilk buluşmanın ardından Olcay, Sokak Sanatları Atölyesi ile iletişime geçiyor ve atölyeye katılmaya karar veriyor. Yaklaşık sekiz yıldır bu alanda çalışmalar yürüten Olcay, şu anda yapmakta olduğu her şeyin temelini de orada atıyor. Sanatsal makyaja yönelen Olcay Kankotan için canlı heykel sanatçılığı başlangıç. Ona göre ikisi birbirini besliyor: Sokak Sanatları Atölyesi’nde işler olurdu ya da sokakta canlı heykel performansları. Sanatsal makyaj yapan yalnızca bir kişi vardı, yetişemiyordu. Birilerinin daha yapması gerekiyordu. Bu şekilde başlamış oldum. Ancak sonrasında Sokak Sanatları Atölyesi’nden ayrıldım. Bir arkadaşımla kendi atölyemizi açtık. Daha sonra oradan da ayrıldım. Şu anda bireysel olarak devam ediyorum. Sanatsal makyaja yönelmemde aslında canlı heykel performansları etkili oldu. Hem pandemiden hem de yorgunluktan dolayı bir buçuk yıldır canlı heykel performansı sergilemiyorum. Çünkü belli bir zamandan sonra yorgunluk yaratıyor. Canlı Heykel Sanatçılığı biraz daha geride kaldı. Sanatsal makyaj hayatımda önem kazanmaya başladı. Ben de bu alana yöneldim. ‘Özgürlükçü bir yanım var’ Olcay Kankotan makyaj için olabildiğince çok malzeme edinmeye çalışıyor. Ama Türkiye’de yalnız birkaç markanın mağazası olduğundan ve fiyatların da yüksekliğinden yakınıyor. Yine de ne yapıp edip bir şekilde malzemelerini ediniyor. Yeteri kadar malzemesi olunca daha büyük bir şevkle sarılıyor mesleğine. Bu alanda eğitim alabileceği bir yer olmadığı için internetten sürekli video izleyerek öğrenmeye çalışıyor. Sanatsal makyaj çalışmaları yapan Olcay Kankotan, önceleri hobi olarak bu alana yöneliyor. Zaman ilerledikçe bu hobisi bambaşka bir hal almaya başlıyor: Canım sıkıldığında vaktim keyifli geçsin diye sanatsal makyaj yapıyordum. Zamanla iş teklifleri yönünde dönüşler olmaya başladı. Ben de istekler doğrultusunda bir şeyler yapmaya başladım. Bende özgürlükçü bir yan vardır. Ben ne istersem onu yapmak isterim. Böylece isteklere yönelik bir sürece girdim. Ama onların istediği şeylerden de öğrendiklerim oluyordu. Hem maddi getiri sağlıyordu hem de farklı şeyler öğreniyordum. Farklı insanlarla tanışmamı da sağlıyordu. Kendi toprağına dönüp emek verdi Olcay, İzmir’de pek çok festivale ve korteje katıldığından bahsediyor. Bunları yaşadıkça hep kendi memleketindeki dezavantajlı çocuklar için bir şeyler yapma içgüdüsü karşı konulmaz bir hal almaya başlıyor. Dersim Hozat’a gidip orada da bir şeyler yapmak isteyen Olcay, Hozat’ın belediye başkanı Celaleddin Polat bir gün tesadüfen İzmir’e gelince gidip kendisiyle konuşuyor. Çocuklarla beraber yapmak istediği projeyi anlatıyor. Belediye başkanı projeye oldukça sıcak bakıyor ve bunun için ne gerekiyorsa yapıyor. Bir arkadaşıyla birlikte gönüllü olarak Hozat’a giden Olcay, o süreci şu şekilde aktarıyor: Ben bu projeyi tasarlarken birkaç arkadaşım ‘Olmaz. Yapamazsın. Hayal ettiğinden çok daha fazla zorlukla karşılaşacaksın. Bu işin maliyetleri var’ şeklinde yaklaşımlarda bulundu. Kulak asmadım. 2017 yılının haziran ayında Hozat’a gittim. Bir sürü çocukla buluştuk ve belediyenin kütüphanesinde toplandık. Zamanla başka çocuklar da duydu, gördü toplandığımızı, onlar da geldi. Çocuklara pandomim, tiyatro, poi, 3 top çevirme, jonglörlük, tahta bacak, canlı heykel ve drama eğitimleri verdik. Çocukların öğrenmeyi öğrenmelerini sağlamıştım. Önemli olan bir çocuğa temas etmek ve daha sonra beklemek… O çocuk da başka insanlara dokunsun diye.