HABER MERKEZİ- Son 15 yılına bakıldığında, bu konuda en dikkat çekici veriyi sabit telefon sahipliğinde bulmak mümkün. 1994 yılında Türkiye’de kullanılmaya başlanan mobil (cep) telefonunun sabit telefon üzerindeki büyük etkisi verilere de açıkça yansıyor. “Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan geliri” dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre 2006 yılında sabit telefona sahip olanların oranı yüzde 80.2 iken, 2020’de bu oran yüzde 9.6’ya düştü. Abonelikle ilgili güncel veriler de bu durumu teyit ediyor. Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu’nun 2020 sonu verilerine göre sabit telefon abone sayısı 12.4 milyon, makineler arası ileştim dahil mobil abone sayısı ise 82.1 milyonu aşıyor. Mobilde kişi sayısı ise 75.3 milyon. TÜİK’in güncel verileri, eşya sahipliği konusunda başka detaylar da içeriyor. ‘BULAŞIK’ YÜZDE 76 Bu kapsamda örneğin, geçen 15 yılda bilgisayar sahipliği oranı yüzde 19.6’dan yüzde 43.7, çamaşır makinesi sahipliği yüzde 84.8’den yüzde 98.9, buzdolabı sahipliği yüzde 97’den yüzde 99.5 ve bulaşık makinesi sahipliği yüzde 26.2’den yüzde 76.4’e yükseldi. Ayrıca otomobil sahipliği oranı ise yüzde 28.8’den yüzde 46.3’e çıktı. (Cumhuriyet)