ANKARA - HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Kürt sorununda çözümsüzlükte ısrar eden, demokratik siyaseti tasfiye edebileceğini sanan bütün geçmiş iktidarların uğradığı akıbet bugün aynı anlayışı sürdürmekte olan bu iktidarı beklemektedir” dedi. MA'nın haberine göre; Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi, Balgat’ta bulunan genel merkez ek binasında toplandı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Toplantının bu binada yapılması önemlidir. Bu binada, demokratik siyasetin kararlı mücadelesinin hem sicili hem başarı hanesi dopdolu. Daha önce bu binada geleneklerini ve miraslarını devraldığımız başka partilerimiz de çalışma yürüttüler. Önce HADEP, sonra DEHAP, DTP, BDP ve kısmen DBP burayı genel merkez olarak kullandılar. Pek çok baskıya zulme karşı toplantılar, kararlar bu mekanda gerçekleşti. Baskılara rağmen zulme rağmen her türlü tasfiye girişimlerine rağmen görüyorsunuz ki demokratik siyaset dimdik ayaktadır. Buraya gelmemizde emeği geçen, bedel ödeyen bütün yoldaşlarımıza buradan sevgilerimizi saygılarımızı teşekkürlerimizi ve minnetlerimizi sunuyoruz, hepiniz var olun” dedi. ONURLU YÜRÜYÜŞ DEVAM EDİYOR Sancar, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu değerli miras şimdi emin ellerde büyüyerek, devam ediyor. Nasıl her bir partimiz kendisinden önceki geleneğin mirasını onurla taşıdıysa HDP de aynı mirası aynı kararlılıkla taşımaktadır. Daha da ileri taşımak için her alanda çalışma yürütmektedir. Burada herkesin alması gereken mesaj şudur; Devlet demokratik siyaseti tasfiye etme çabasında başarısızlığa uğramıştır. Farklı iktidarlar farklı kadrolar devlet kadrolarına gelmiş, bu siyasi geleneği hedef almışlardır. Kürt sorununda savaş politikalarında ısrar etmişlerdir. Ancak hepsi tarihin çöplüğüne gitmişlerdir. Ama bu değerli mirası taşıyan insanlarımız, halkımız ve çalışanlarımız onurla gururla yürüyüşlerine devam etmektedirler. Kürt sorununda çözümsüzlükte ısrar eden, demokratik siyaseti tasfiye edebileceğini sanan bütün geçmiş iktidarların uğradığı akıbet, bugün aynı anlayışı sürdürmekte olan bu iktidarı beklemektedir. Bu iktidar aynı anlayışta ısrar ettiği için bundan öncekilerle aynı akıbete uğrayacaktır, tarihin çöplüğüne gidecektir. Kürt sorununda çözüm Türkiye’nin tamamı için demokratik cumhuriyeti ve bütün halklar için büyük barış mücadelesi kararlılıkla sürüyor, büyüyerek devam edecek. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. KONGRE TARİHİNE KARAR VERİLECEK Parti meclisinin gündeminde önemli bir konu var, bir konu öne çıkıyor. Kovid salgınından dolayı il ve ilçe kongrelerini zamanında yapma imkanı bulamadığımız için 5’inci olağan kongremizi zamanında yapamadık. Normal şartlarda Şubat ayında yapmamız gerekiyordu ama başta Kovid olmak üzere diğer bizim dışımızdaki nedenlerle olağan kongremizi toplayamamıştık. Hazırlıklarımız büyük ölçüde tamamlandı. Örgütlenme Komisyonumuz PM’miz ve diğer kurullarımız çalışmalarını büyük bir özveri ile yürüttüler ve şimdi büyük kongremizi toplamak için hazırlıklarımızı olgunlaştırdık. Önümüzde önemli bir kongre var, tarihi bir kongre var. Kongre ile ilgili ayrıntılar bu PM toplantısının önemli bir gündemidir. Birlikte takvimi tartışacağız, ayrıntıları birlikte somutlaştıracağız. Önümüzdeki kongre bu kararlı, onurlu yürüyüşün en büyük şölenlerinden biri olacaktır. En güçlü irade gösterisi olacaktır. Binler, on binler toplanacak ve HDP’ye karşı yürütülen bu siyasi geleneğe karşı yürütülen saldırıların nasıl boşa çıkarıldığını orda hep birlikte ortaya koyacaktır. Önümüzdeki kongreye büyük önem atfediyoruz. Herkese o kongreden kararlılık mesajını, mücadelede ısrar, demokratik siyasette inat ve çözüm isteğimizin sonsuz olduğu mesajını hep birlikte vereceğiz. Bunun diğer yüzünde hiçbir saldırının bizi yolumuzdan alıkoyamayacağı mesajı yer alacaktır. Ne yaparlarsa yapsınlar bizi bu hedeflerden, yolumuzdan alıkoyamayacaklar.” HDP’Yİ SAVUNMAK DEMOKRASİYİ SAVUNMAKTIR Bundan önceki iktidarların denediklerinden çok daha fazlasını bu iktidar denedi ama sonuç alamadı. Kobanê Kumpas Davası’nda her şey ellerinde kaldı. Kurgu, o kadar çaresiz ve zavallı bir şekilde yapılmıştı ki her duruşma bu kumpasın ortaya çıkmasına vesile oldu. Orada sanık sandalyesine oturtulan dostlarımız, arkadaşlarımız tarih önünde ve halkların vicdanında bu sistemi mahkum etmişlerdir. Şimdi de kapatma davasını sürdürmektedirler. HDP’ye karşı kapatma davası da demokratik siyaseti tasfiye etme araçlarından biri olarak kullanılmaktadır. HDP’nin köklü bir fikriyat, güçlü bir gelenek olduğunu dünya alem biliyor, bu iktidar da biliyor. Kapatma davasına karşı daha ilk günden söylediğimiz şuydu; ‘HDP’yi sonuna kadar savunacağız.’ HDP’yi savunmaya ve korumaya kararlıyız. Buradan bu ülkenin geleceğini belirleyecek kitlesel gücü ve siyasi iradeyi en etkili şekilde ortaya koyacağız. HDP’yi savunmak, demokratik siyaseti savunmaktır. Bu ülkede Kürt sorununda demokratik çözümü savunmaktır, bu ülkede halkların eşit yurttaşlık temelinde büyük barışını savunmaktır. Bu ülkede HDP’yi savunmak zulme zorbalığa sömürüye yalana talana karşı çıkmaktır. BARIŞ UMUDUNU AYAKTA TUTACAĞIZ O nedenle bizim HDP’yi savunmamız sadece partililer olarak görevimiz değil halklara, insanlığa ve tarihe karşı sorumluluğumuz, görevimizdir. PM’miz bu sorumluluk ve görevin bilincindedir, gerekli kararları alacaktır. Bugüne kadar olduğu gibi halklarımız tarafından sahiplenilecektir, sonuna kadar hayata geçirilecek bunun için her türlü mücadele yürütülecektir. Elimizden gelen bütün imkanlarla, elimizden gelmeyenleri de yaratarak HDP’yi, bu ülkenin demokratik geleceğini, bu ülkede barış umudunu dimdik ayakta tutacağız. DEMOKRATİK ÇÖZÜM İÇİN GELİYORUZ On binlerle, milyonlarla geliyoruz. Bu ülkede değişim için demokratik çözüm ve barış için yürüyoruz. Cezaevinde yürütülen insanlık dışı muamelelerin bu ülkenin her tarafına yayılmasını sağlamak için uğraşan bu iktidarı durdurmak için geliyoruz. Bu iktidarı besleyen bütün rejim unsurlarını değiştirmek için geliyoruz. Nasıl bu düzen başka iktidarlar yarattıysa bu düzen şimdi bu iktidarın temellerinde yer almaktadır. O nedenle iktidarı göndermek yetmez. Bütün bu zorbalıkları, zulmü sömürüyü talanı insanlık dışı her türlü politikayı yaratan düzeni de değiştirmemiz gerekiyor. Bunu dostlarla, yoldaşlarla Türkiye’de en geniş Demokrasi İttifakı ile yapacağız. Demokrasi ittifakı geçen kongre kararıydı o günden beri aldığımız yol, bizlere büyük umut veriyor. Türkiye’de gerçek alternatif, çözüm ve barış için, halkların refahı ve huzuru için, eşit yurttaşlık için, inançların özgürlüğü için, Demokrasi İttifakı’nı daha da büyüteceğiz. Seçeneğin bu olduğuna halkımızın büyük çoğunluğunu ikna etmek bizim görevimiz olacaktır, ikna edeceğiz. Her türlü imkanımızla diyalog yollarını toplumun farklı kesimleri ile müzakere imkanlarını kullanacağız. Üzerimize düşen eleştiri, özeleştiri yükümlülüğü varsa, eksiklerimizi gidermek için bu imkanlardan yararlanacağız. Bugüne kadar neyi eksik yaptık neyi başaramadık bunları açık yüreklilikle tartışacağız. Bu konuda eksiklerimize toplumun farklı kesimlerinden gelecek her türlü samimi eleştiriyi de büyük bir ciddiyetle ele alacağız. ÜÇÜNCÜ YOL VAR Bizi büyütecek olan esas yöntem budur. Halklarla, toplumun farklı kesimleriyle ama özellikle ezilenlerle, mağdurlarla, ötekileştirilenler, yok edilmek istenenlerle birlikte karşılıklı diyalog ve eleştiri mekanizmasını da işleterek, yolumuza devam edeceğiz. Bütün demokrasi güçlerine, barış ve demokrasi isteyen, zulmün, zorbalığın, talanın bitmesini isteyen herkes gelsin bu yolda birlikte yürüyelim sözümüz varsa birbirimize yürürken söyleyelim ama esas hedefi gözden kaçırmayalım hedefe yürürken birbirine destek olmak dayanışmayı, ortak mücadeleyi en ileri noktaya taşımak temel şiarımız olmalıdır. Eleştirilerimizi ve uyarılarımızı birbirimize mücadele içinde yürürken hedefe doğru kararlılıkla ilerlerken dile getireceğiz. Bizim anlayışımız fikriyatımız bunu gerektiriyor bunu başaracağız. Türkiye’yi birbirine benzer iki kutba mahkum bırakmayacağız. 3’üncü yol var. Bu yolu taşıyacak HDP var, HDP’nin büyütmekte olduğu Demokrasi İttifakı var. EŞİT YURTTAŞLIK Zorbalığı zulmü tek tek saymaya gerek yok. Cezaevlerinde özellikle kadın yoldaşlarımıza ve birçok mahpusa reva görülen o zulmü vicdansızlığı her gün dile getiriyoruz. Aysel Tuğluk’un, Gültan Kışanak’ın, Ayla Akat’ın, Sebahat Tuncel'in, Figen Yüksekdağ’ın şahsında bunları her gün dile getireceğiz. Dün sevgili Eş Genel Başkanım Pervin Buldan’ın başkanlık ettiği kadın meclisimiz bu konuda en kararlı duruşu göstermiş, güçlü bir iradeyi ortaya koymuştur. İşte HDP budur. HDP bu ülkeyi değiştirmeyi ahdetmiş kadın mücadelesinin partisidir. HDP sokaklarda, fabrikalarda, meydanlarda, emeğinin hakkını arayan emekçilerin partisidir. HDP, inancı yok sayılan, kimliği bastırılan, aşağılanan bütün inançların partisidir. Alevilerin de bugün Paskalya’yı kutlayan Hristiyanların da bütün inançların da partisidir. Bütün inançlar burada eşit şekilde kendi iradeleriyle temsil edilmektedir. Eşit yurttaşlık temelinde bütün inançları özgürlük temelinde bütün hakları birleştirecek yolu inşa ediyoruz. KAZANMA ZAMANI Bu yolda, her bir adımın zorluklarla karşı karşıya kalacağının bilincindeyiz. Tarihimiz zorlukların tarihidir. Bir yanıyla ama esas olarak mücadelenin başarının da tarihidir. Bize devredilen mücadele ve direniş geleneğini Türkiye’yi yeniden inşa etmek için kullanma zamanıdır. Şimdi yeniden başlangıç zamanıdır. Bugüne kadar ödenen bedelleri somut kazanıma dönüştürme zamanıdır. Şimdi kazanma zamanıdır. Bu hedefe ulaşmakta en küçük tereddüt gösterecek tek bir HDP’li yok ama bu hedefe inandırılması gereken daha çok toplum kesimi var. Onlarla da belirttiğimiz çerçevede diyaloğumuzu müzakeremizi sürdüreceğiz. İttifakımız halklarladır, kadınlarla, gençlerle, emekçilerle yok sayılan inkar edilen inanç gruplarıyladır ve bu ittifak mutlaka başarıya ulaşacaktır. NEWROZ’UN VERDİĞİ MESAJ Bu PM toplantısının tarihi öneminin farkında olduğunuzu biliyorum, bu toplantının önümüzdeki dönemin yol haritasını ortaya çıkaracağından şüphemiz yok, daha fazlası da olacak. Bu toplantı aynı zamanda Newroz’da yakılan o büyük meşalenin ışığını ülkenin her tarafına yayacak kararları da alacaktır. Newroz’da mesajları halk verdi. Newroz’da Kürt halkının kararlılığı dünya aleme gösterildi. Newroz, ülkenin 70 yerinde diğer halklarla birlikte bu mücadele geleneğinin yarattığı büyük kararlılığı gösterdi. Şimdi Newroz’un verdiği mesajların gereklerini yerine getirme zamanıdır. Şimdi geleceği demokrasi, özgürlük, barış ve eşit yurttaşlık üzerine inşa etme, şimdi HDP zamanıdır. HDP ile birlikte büyümekte olan Demokrasi İttifakı’nın zamanıdır. Yolumuz açıktır en ufak bir tereddütte yer yoktur. En güçlü şekilde yolumuza devam edeceğiz, büyüyeceğiz. O büyük dönüşümü gerçekleştireceğiz, hep birlikte kazanacağız.”