VAN- HDP Van İl Örgütü tarafından düzenlenen “Yerel ekonomi ve demokratik belediyecilik” panelinde, kentlerin ideolojilerin üretildiği mekanlar olduğuna değinilerek, kayyım politikası eleştirildi. Yerel Ekonomi ve Demokratik Belediyecilik konulu panelimiz.https://t.co/WGXUHs2xLv— HDP WAN (@WanHDP) August 12, 2022 Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Örgütü, “Yerel ekonomi ve demokratik belediyecilik” başlığıyla Van Barosu Tahir Elçi Konferans Salonu’nda bir panel gerçekleştirdi. Yerine kayyım atanan Erciş Belediye Eşbaşkanı Yıldız Erçetin’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, HDP Demokratik Yerel Yönetimler Kurulundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, Ekonomi ve Tarım Komisyonundan sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve milletvekili Rıdvan Turan ile yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediyesi (VBB) Eş Başkanı Başkanı Mustafa Avcı panelist olarak yer aldı. Panele kayyım ile görevinden ihraç edilen HDP Van ilçe Eşbaşkanları, milletvekili Murat Sarısaç, Tevgare Jinên Azad (TJA) aktivistleri, HDP İl Eşbaşkanları, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Van Şubesi avukatları, İnsan Hakları Derneği (İHD) Van Şubesi temsilcileri ile çok sayıda yurttaş katıldı. ‘21 ANAYASI KAĞIT ÜSTÜNDE KALMIŞTIR’ Her ülkenin ve toplumun farklı yerel yönetim anlayışı olduğunu ifade eden HDP’li Mehmet Rüştü Tiryaki, Anglosakson ülkelerde yerel yönetimlerin hizmet dışında güvenlik, eğitim ve sağlık hizmetlerinin de kendilerinin sağladıklarını söyledi. Türkiye’de ise cumhuriyetin kurulması ile yerel yönetimlerin tanımlandığını kaydeden Tiryaki, “21 Anayasası doğrudan yerel yönetimleri özerklik olarak tanımlamıştır. Anayasasının önemli bir bölümü yerel yönetimleri tanımamaktadır. Valiliklerin kenti yönetmesi değil seçimle gelenlerin yönetimi esas alınmıştır. Fakat bu sistem hiçbir zaman hayata geçmemiştir. Dolayısıyla kağıt üstünde kalmış bir anayasadır demek yanlış olmaz” diye belirtti. ‘KENTLER İDEOLOJİNİN ÜRETİLDİĞİ MEKANLARDIR’ Kentlerin tarihsel süreç içerisinde gelişim ve yapısına dair anımsatmalarda bulunan HDP’li Rıdvan Turan ise, kentlerin endüstrinin gelişimi ile birlikte ideolojilerin üretildiği alanlar olduğuna dikkat çekti. Kentin ideolojik alanın inşasının bariz örneklerinden birini Paris olduğunu kaydeden Turan, “Bir dönem işçi sınıfı kokan ve dar sokakları olan Paris, burjuvazinin istekleri doğrultusunda kent işçi sınıfından arındırılmıştır. Kent neredeyse yıkılmış yeni baştan geniş caddeler olarak inşa edilmiştir. Bu aslında işçi sınıfı dönemin yaşanan çatışmalardan kaçınmak için burjuvazinin yaptığı bir şeydi. Ve kentin meydanlarına kralların ve egemenlerin heykelleri dikildi. Bugün Kürt kentlerinde kayyım siyaseti bir taraftan Kürt düşmanlığı yaparken diğer taraftan Türkiye kapitalizminin ihtiyacı olan bakir alanlara dalıyor. Küçücük alanları dahi harat mezat satıyor. Bu da yetmiyor aynı zamanda yerlerin isimlerini değiştirerek ideolojisini yerleştirmeye çalışıyor. Bu yerel yönetimlerin sadece yerel yönetimler olmadığını aynı zamanda mücadele alanı olduğunu da gösteriyor” dedi. ‘KAVRAMLARI İYİ ANLAMAMIZ GEREKİYOR’ Eşbaşkanı olduğu Van Büyükşehir Belediyesi olmak üzere HDP’nin birçok belediyesine kayyım atandığını anımsatan Mustafa Avcı da, kayyımların belediyelere atanmasının sıradan bir olay olmadığını, iktidarın bir amacının olduğunun iyi anlaşılması gerektiğini belirtti. Avcı, “Erdoğan ile Soylu bir gün rüya görüp bu belediyelere kayyım atayalım demediler. Sebebini iyi anlamazsak ya da bize verilen görev yükümlülüğünü iyi anlayamazsak ne halkımıza hizmet edebiliriz ne de kendimizi örgütleyebiliriz. Esas mesele buradadır. Yönetimlerin bir yereli bir de merkezi bulunuyor. Dolayısıyla merkez yereli bir alt şubesi olarak görmek ister. Bizler ise yeni bir şeyi açığa çıkarmak istiyoruz. Yeni bir anlayış ve pratik sergiliyoruz. Dolayısıyla yerelin merkezin bir alt şubesi olamayacağını belirtiyoruz. Ama bu iktidarın hesabına gelmiyor. Kürtler açısından da yerel yönetimler bir demokrasi okullarıdır. Bu tanımı yeni yapmıyoruz tarihsel süreç içerisinde milattan öncesine kadar götürüyoruz. Bu dünde bugünde yarın da tartışılacak. Dolayısıyla yerele ne anlam bıraktığımızın iyi anlaşılması gerekir” ifadelerine yer verdi. Panel, soru cevap kısmı ile son buldu. ( Kaynak: MA )