<div class="margin-bottom-15">(...)"Arkadaş", öncelikle "gerçek" bir filmdir. Sayılı birkaç sahnenin dışında hemen tümü, sinemamızda rastlanmayan bir gerçeklik duygusu taşır. (...) Yılmaz Güney, Kıyıkent çevresiyle İstanbul'un yüksek burjuvazisinin şaşılacak denli gerçek bir görünümünü verir, çünkü oyunculara kendilerini veya kendilerine çok yakın kişilikleri oynatır. Ahu Tuğba, Melika Demirağ, Azra Balkan, kuşkusuz belli ölçüde oyunculuk yeteneklerinin de katkısıyla, ama özellikle bildikleri bir çevrenin bildik yaşamını perdeye getirdiklerinde olağanüstü rahattırlar, kendileridirler... Yeşilçam'ın figüran kahvesinden toplanmış figüranlara iğreti giysilerle parti sahnesi çektirmez Güney, Kıyıkent'te bir gençlik yazının tadını çıkartan ora gençlerini kullanır. Ve o parti gerçek bir burjuva gençliği eğlencesi olur, çıkar. Birbiri ardına sıralanan görüntüler, burjuvazinin gerçek yaşamıdır, bin dokuz yüzyetmiş dört yazında, lüks ve seçkin Kumburgaz Kıyıkent tatil sitesinde yaşanmış bir yazdır.. Ama Güney'in acımasız gözlemi sürer, çekici, mutlu gözüken bu mavi yaşamın ardındaki griler, karalar ortaya çıkar, sahtelik, amaçsızlık, anlamsızlık, yozlaşma ve çöküş belirtileri birbirini izler. Güney, "İşte budur sizin burjuvaziniz" der... Yüzeydeki rahatlığı, mutluluğu, derindeki çıkmazıyla.. Seçmek, seyircinindir.(...) ("Arkadaş, Kasım 1974", Atilla Dorsay, Yılmaz Güney Kitabı, Güney Yayınları, 2000)--<br /> Yılmaz Güney sinemasında yeni bir aşama. Özünde naiflik ve bazı tutarsızlıklar taşısa da yıllardan beri alışagelmiş klasik dram yapısının kalıplarını, özgün anlatımı ve gözlem gücüyle kırıp parçalıyor. Devrimci özellikleri yansıra Güney'in oyunculuğu açısından da bir dönemeci oluşturuyor. Dönemi içinde Güney'in sadık seyircisi dışında her sınıftan izleyiciyi de etkileyen film, ne kadar eskimiş olsa üzerinde düşünülecek ve tartışılacaktır kuşkusuz. Yıllar sonra karşılaşan iki eski arkadaşın öyküsü anlatılıyor.(...)<br /> ("Arkadaş", 100 Filmde Başlangıcından Günümüze Türk Sineması, Agah Özgüç, Bilgi Yayınları, Şubat 1993)<br /> <strong>Filmin aldığı Ödüller: </strong> <strong><br /> </strong>* En Başarılı İkinci Film, 12. Antalya Film Şenliği, 1975<br /> * En Başarılı Özgün Müzik, 12. Antalya Film Şenliği, 1975<br /> * Mevsimin En İyi Filmleri Değerlendirmesinde Birinci, Sinematek Derneği.<br /> <strong>Oyuncular: </strong>Yılmaz Güney, Melike Demirağ, Kerim Avşar, Azra Balkan, Semra Özdamar, Ahu Tuğbay, Civan Canova... <strong>Yönetmen:</strong> Yilmaz Güney <strong>Firma:</strong> Gala Film (+16) <strong>Filmin Cevrildigi Yil:</strong> 1974 <strong>Altyazi:</strong>Ingilizce <strong>Format: DVD, 4:3 Standart (Full Frame), 1.33:1<br /> </strong></div><br /> <div>Yazar: <a href="https://www.turkkitap.de/index/author/pID/13791">Yılmaz Güney</a></div><br /> <div>Yayın evi: <a href="https://www.turkkitap.de/index/manufacture/manID/39">Gala Film</a></div><br /> <br /> <h3>Melike Demirağ – Arkadaş</h3><br /> Bir kıvılcım düşer önce, büyür yavaş yavaş<br /> Bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş<br /> Dolduramaz boşluğunu ne ana ne gardaş<br /> Bu en güzel, bu en sıcak duygudur arkadaş<br /> <br /> Ortak olmak her sevince, her derde, kedere<br /> Ve yürümek ömür boyu, beraberce, el ele<br /> Olmasın hiç o ta içten gülen gözlerde yaş<br /> Bir gün gelip, ayrılsak bile seninle arkadaş<br /> (Yollarımız ayrılsa bile seninle arkadaş)<br /> <br /> Evet arkadaş;kim olduğumu, ne olduğumu<br /> Nerden gelip, nereye gittiğimi sen öğrettin bana<br /> Elimden tutup, karanlıktan aydınlığa sen çıkardın<br /> Bana yürümeyi öğrettin yeniden<br /> El ele ve daima ileriye<br /> Bir gün.<br /> Bir gün birbirimizden ayrı düşsek bile<br /> Biliyorum, hiçbir zaman ayrı değil yollarımız<br /> Ve aynı yolda yürüdükçe<br /> Gün gelir ellerimiz yine dostça birleşir<br /> Ayrılsak bile kopamayız<br /> <br />