<br /> <br /> <br /> <br /> <br /> <br /> Nazım Hikmet'in harika anlatımıyla "Yaşam".<br /> <br /> <span class="_5mfr"><span class="_6qdm">?</span></span><span class="_5mfr"><span class="_6qdm">?</span></span><span class="_5mfr"><span class="_6qdm">?</span></span><br /> " O bayram bana ayakkabı almaya karar verdiler.<br /> Hazır ayakkabı satan mağaza yoktu şehirde. <span class="text_exposed_show"><br /> Tek ayakkabı yapan dükkanında ayakkabıcı çıplak ayağımı bir kartonun üzerine koydu, iyice basmamı söyledikten sonra ağzındaki kurşun kalemi eline alıp ayağımın çevresini çizdi.</span><br /> <div class="text_exposed_show"><br /> <br /> O ayağımın çizildiği karton benim ayakkabı numaramdı.<br /> Günlerce yeni ayakkabılarımın hayalini kurdum.<br /> Babamın anlattığına göre ayakkabılarım siyah ve bağcıklı olacaktı. Kapının her çalınışında koştum.<br /> Ayakkabılarım bayramdan bir gün önce geldi, siyah-bağcıklı.<br /> O gün onları giymedim.<br /> Bayram gecesi yatağımın altına yerleştirdim yeni ayakkabılarımı. Arada bir kalkıp kutusundan çıkartıyor, yere koyuyor, yukarıdan, yandan, önden bakıp duruyordum.<br /> Parlak ve yuvarlak burnunu gecenin karanlığında kim bilir kaç kez okşadım.<br /> Uyku girmedi gözüme.<br /> <br /> Sabahleyin ev ahalisi kalktığında, ayakkabı kutusu kucağımda sandalyede oturuyordum ben.<br /> Ayakkabımı babam giydirdi.<br /> Ayağıma olmamıştı ayakkabılarım, dardı ve canımı yakmıştı.<br /> Ama bunu babama söylemedim.<br /> O "Sıkıyor mu?" diye sordukça "Hayır" yanıtını veriyordum.<br /> "Dar, ayağımı acıtıyor" desem, geri gidecekti ayakkabılarım ve ayakkabıcının hemen bir yeni ayakkabı yapması olanaksızdı.<br /> <br /> O bayram sabahı canım yana yana yürüdüm.<br /> Bir süre sonra acı dayanılmaz oldu.<br /> <br /> Dişimi sıktım. Topalladım. Soranlara "Dizimi vurdum" dedim, ama ayakkabılarımın ayağımı sıktığını kimseye söylemedim.<br /> Doğrusunu isterseniz yaşam da dar ayakkabıyla yürümektir.<br /> <br /> Kimi zaman dar bir maaş, kimi zaman sevimsiz bir iş...<br /> Kimi zaman bir mekan dar ayakkabı olur bize, kimi zaman bir çevre,<br /> Kimi zaman bir sokak, ya da bir şehir...<br /> Kimi zaman dostluklar, arkadaşlıklar, beraberlikler bir dar ayakkabıya dönüşür.<br /> Kimi zaman zamandır dar ayakkabı, geçmek bilmez.<br /> Kimi zaman zenginlik, kimi zaman başınızı koyduğunuz yastık...<br /> <br /> Canınız yanar. Topallaya topallaya gidersiniz.<br /> <br /> Sonradan öğrendim; yaşamın, dar ayakkabıyla yürüyebilme sanatı olduğunu..."<br /> <br /> Nazım Hikmet Ran<br /> <br /> </div>