<br /> <br /> <br /> <br /> <br /> <br /> Van halkına vizyondan, yaptıkları hizmetlerden, marka şehir yaratmaktan söz ettiler... Aylarca bizlere bunları anlattılar ama inanan olmamış ki, yeniden kutsal dinimize sığındılar. Bir tanesi birdenbire : " HDP kazanırsa, başörtülü bacılarımız sokağa çıkamaz" derken, AKP-MHP Belediye Başkan Adayı, camilere girerek propaganda yapmaya başladı. Van'a Metro dediler, çevre yolu dediler ama soluğu camide aldılar. Biz onu, sıradan bir tüccar olarak biliyorduk; meğer çok iyi bir din tüccarıymış. Yaptıkları Aziz Nesin'in yazdığı ve Kemal Sunal'ın oynadığı 'Zübük' karakterine taş çıkarıyor. Bekir Kaya davasında gizli tanık oluyor... Bir bakıyorsun meyhanede rakı içiyor, bir bakıyorsun camide propaganda yapıyor. Zafer işareti yaptıktan hemen sonra Rabia işareti ile ZÜBÜK'lüğün kitabını yeniden yazıyor. 'Ben muhalifim' diyor, iktidar partisinden aday oluyor. Muhalif olduğu siyasi partinin Başkanlık teklifine taklalar atarak gidiyor. Siz hiç böyle bir muhalif gördünüz mü? Aziz Nesin yaşasaydı ve bunları tanısaydı herhalde, " Yahu benim hayal dünyam bayağı kıtmış' derdi. Nesin, Zübük romanında şöyle der : Adam bir kere siyasete gözünü dikmiş. Böylesinden korkulur. Bunun yapmayacağı kötülük yoktur. AKP-MHP'nin Van adayı da bu yolda hızla ilerliyor. Said-i Kurdi (Bediüzzaman) İslamiyet'i siyasi emelleri için kullananları şu sözlerle uyarmıştır : “İslamiyet güneşi yerdeki ışıklara alet ve tabii olamaz ve alet yapmak İslamiyetin kıymetini tenzil etmektir, büyük bir cinayettir. AKP'liler çok açık ve aleni bir biçimde bu cinayeti işliyorlar ve bunu yapmakta bir beis bile görmüyorlar. İman etmedikleri halde iman etmiş gibi görünüyorlar. 17 yılda Van halkına o kadar çok yalan söylediler ki, söyleyecekleri yalan kalmadığından onlarda en kolay yönteme başvurarak dini duygularımıza dokunarak sonuç almaya çalışıyorlar. Tüm bunları seçimleri kaybedeceklerini anladıkları için yapıyorlar..Seçimleri kazanacağına dair bir ihtimal görseler, camiye girip propaganda yapmak gibi bir işe kalkışmazdılar, Çünkü çaresizlik için bir çırpınma hali yaşıyorlar ve artık son kozlarını oynuyorlar. Bunların temel felsefesi, 'Van'da rant, dünya'da ranttır',,, Bu yüzden Zübük gibi, " bir hakikat kalmasın alemde Allah'ım nihâann" diye bağırmaya başladılar.