AMED ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ- Diyarbakır’da Botan International ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıya Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJTürkiye Temsilcisi Özgür ÖğretSınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ve Somlyai, Osservatorio Balcani e Caucaso Transeuropa (OBCTTürkiye Araştırmacısı Özge Çakır ziyaretleri ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Toplantıya Dicle Fırat Gazeteciler Cemiyeti (DFG) Eş Başkanı Serdar Altan yanı sıra çok sayıda gazeteci de katıldı. 

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, son 5 yılda olduğu gibi bu yılda iktidar, hükümet yetkilileri ve kamu kurumlarının yöneticileriyle görüşme taleplerinin sonuçsuz kaldığını söyledi. Basın özgürlüğü konusunda yaşanan sorunların çözümü konusunda iktidardan bir beklentilerin de olmadığını sözlerine ekledi. Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonuyla yaptıkları görüşmede, gazetecilerin vize başvurularının reddedilmesi ve bunun ortaya çıkardığı sorunlar gündeme getirdiklerini ve bu sorunun çözümü konusunda taleplerde bulunduklarını aktardı. RTÜK Başkanıyla görüşme taleplerine cevap verilmediğini, kurumun muhalif 2 üyesi ile görüşmeler de RTÜK’ün muhalif ve eleştirel yayınlara verdiği cezaları ve uygulamalarını konuştuklarını söyledi. Ankara gazeteciler Cemiyeti’nde gazetecilerle yapılan toplantıda, gazetecilere açılan davalar, basın kartı uygulaması, araştırmacı gazetecilere yönelik tehdit ve baskılar konuştuklarını aktardı. 
Anayasa Mahkemesi (AYM) ile verimli bir toplantı gerçekleştirdikleri aktaran Önderoğlu, medya özgürlüğü konusunda dile getirdikleri sorunların mahkemedeki iş yoğunluğundan etkilendiğini gördüklerini ifade etti. Önderoğlu, görüşmede tutuklu gazetecilere dair yapılan başvurulara hızlı bir şekilde karara bağlanması konusundaki beklentilerini söylediklerini ancak AYM yetkililerinin kendilerinin yargı kararlarını hızlı bir şekilde düzelten bir makam olarak görülmemesi gerektiğini ifade ettiklerini söyledi. Meclis’teki muhalefet partileriyle basın özgürlüğü ve yaşanan zorluklarla ilgili görüşmeler yaptığını belirtti. 


Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Türkiye Temsilcisi Özgür Öğret ise uluslarası basın örgütleri olarak yaptıkları ziyaretin esas amacı ve muhatabının iktidar olduğunu ancak iktidar kurumları ve partisinin genel olarak kendileriyle görüşmeyi tercih etmediğini söyledi. Toplantılarda gündeme getirmek istediği sorunların çetrefilli ve kronik sorunlar olduğunu aktaran Öğret, “Türkiye adeta bir basın özgürlüğü ihlalleri müzesi. Basın özgürlüğüyle ilgili neredeyse her sorun ülkemizde mevcut” dedi.  Öğret, dezenformasyon yasasının Maraş’ta yaşanan depremler sonrasında gazetecilere karşı çok yoğun bir şekilde kullanıldığını iktidar temsilcilerine anlatmak istediklerini ancak bunun mümkün olmadığını söyledi. Basın kartı uygulaması bir sorun olarak varlığını sürdürdüğünü belirten Öğret gazeteci Merdan Yanardağ davasını izlerken bu sorunu yerinde net olarak tespit ettiklerini söyledi. Öğret, iktidara eleştirel yaklaşan gazetecilerde turkuaz basın kartı verilmediğini, bu uygulamanın sahada gazetecilerin işini nasıl zorlaştırdığını bir kez daha gördüklerini söyledi. Sokakta gazetecilerin güvenliğinin halen kronik bir sorun olduğunu, polisin gazetecileri çalıştırmamak, sahadan uzaklaştırmak için olağanüstü bir çaba sarf ettiğini gördüklerini belirtti. 
Öğret, “ Basın özgürlüğü sorunları kronik bir şekilde devam ediyor. Bazen kimisi öne çıkıyor bazen kimisi daha geriye düşüyor. Ama şu sorunu çözdük hallettik diyebileceğiz bir örnek şu ana kadar olmadı” dedi.  Tutuklanan ya da serbest bırakılan gazetecilerin iddianamelerine baktıklarında “delilsiz iddianameler” gördüklerini belirterek, bu nedenle çok sayıda gazetecinin yargısal tacize maruz kaldığını söyledi. Öğret, tutuklanan gazetecilerin haber materyallerinin yıllarca verilmediğini ifade etti. 


Osservatorio Balcani e Caucaso Transeuropa (OBCT) Türkiye Araştırmacısı Özge Çakır-Somlyai, sık sık karşılaştıkları basın özgürlüğü sorunlarından birinin gazetecilerin haklarının ihlal edilmesi, mesleklerini sürdüremez hale getirilmesi olduğunu belirterek, bunun kamuoyunun bilgiye erişme hakkını doğrudan etkileyen bir sorun da olduğu söyledi. Vize soru ve engellinin gazetecileri nasıl etkilediğini gazetecilerle yaptığı görüşmelerde daha iyi gözlemlediklerini kaydetti. Görüştükleri birçok gazetecinin gazetecilik heyecanını kaybettiklerini söylediğini aktaran Çakır, bunun Türkiye’de gazetecilerin kendilerini güvende hissetmediğini, mesleklerini yerine getiremediğini gösterdiğini dile getirdi. Çakır, gazetecilik mesleğinin sürdürebilirliği konusunda gazetecilerin işlerini yapamadığı için genç gazetecilerin de tecrübe ve deneyim kazanamadığını ifade etti. Kadın gazetecilerin ve Kürt gazetecilerin sahada çalışırken karşılaştıkları sorunların aslında Türkiye’de yaşanan sistem sorunun bir yansıması olduğunu izlenimini edindiklerini aktardı. Kadın gazetecilerin, sahada çalışırken basın kartının olmaması nedeniyle hedefe gösterilme oranı erkek gazetecilere göre daha yüksek olduğunu söylediğini ifade etti. 

Eş zamanlı olarak İstanbul’da yapılan toplantıda Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) ziyarete ilişkin değerlendirme ve açıklamalarda bulundu.