ŞIRNEX - Mezopotamya Ekoloji Hareketi üyeleri, “Doğaseverler olarak el ele verirsek doğa kıyımını durdurabiliriz” dedi. 

Türkiye ve Kurdistan coğrafyasındaki ekolojik tahribat sürüyor. Muğla'nın Milas ilçesinde bulunan Akbelen Ormanı'nın yanı sıra Şirnex, Amed, Bedlîs ve Colemêrg gibi kentlerdeki ormanlık alanlarda ağaç kesimi sürüyor. Ekolojik tahribata tepkiler de yükseliyor. En son Şirnex'in Silopiya (Silopi) ilçesinde "Cudi'den Akbelen'e doğayı savunuyoruz" şiarıyla protesto eylemi gerçekleştirildi. Eyleme çevre kentlerden çok sayıda kişi katıldı. Mezopotamya Ekoloji Hareketi (MEH) üyeleri, halen devam eden tahribatları değerlendirdi. 

DOĞA KIRIMI

Ekolojist Derya Akyol, Akbelen’den Cudi’ye kadar sistematik bir şekilde ekolojik kıyımın gerçekleştirildiğini ifade etti. Akyol, Kurdistan’da uzun yıllardır bir doğa kıyımının söz konusu olduğuna işaret ederek, "Özellikle buraları ormansızlaştırma ve asimilasyona yönelik kırımlar yapılıyor. 3 yıldır bölgede ağaç kesimi yapılıyor. Yılardır Kurdistan coğrafyası sistematik bir şekilde yakılıyor. Cudi’de, Gabar’da, Licê’de ve Dêrsim’de sık sık orman yangınları oluyor. Yangına müdahale edilmediği gibi söndürülmesine de izin verilmiyor. Ormanların yanmasıyla birlikte binlerce canlı yok oluyor. Yine yaşam alanlarımız yok oluyor. Buna karşı ses çıkarmak ve doğa kıyımını durdurmak için bir araya geldik” dedi. 

Türkiye metropollerinde çıkan orman yangınlarının rant amaçlı olduğunu, Kurdistan'da ise "güvenlik" politikaları nedeniyle doğanın tahrip edildiğine dikkati çeken Akyol, "Gerekçeler farklı olsa da noktalar ortak; doğa ve orman kıyımı. Temel mesele canlıların yok olmasıdır. İki yıldır Akbelen’de termik santral için madenler açılarak ormanlık alan yok ediliyor. Buna karşı Akbelen’de İkizdere halkı 2 yıldır çadır kurarak, doğa kırımına karşı direniyor" diye konuştu. 

‘EL ELE VERİRSEK DURDURABİLİRİZ’ 

Mezopotamya Ekolojik Hareketi Eşsözcüsü Murat Bilgiç ise, yıllardır Cudi’de devam eden ağaç kıyımıyla ekolojik sistemin alt üst edildiğini belirtti. Bilgiç, şunları söyledi: "Oluşan tüm tepkilere rağmen doğa kıyımına son verilmedi. Doğa kıyımı her geçen gün artarak devam ediyor. Kıyımın amacını biliyoruz. Bu kıyıma karşı durmaya çalışıyoruz. Biz doğaseverler olarak el ele verirsek, bu doğa kıyımını durdurabiliriz. Her ne kadar ‘yasaklı bölgedir ve kimse giremez’ deseler de biz doğaseverler olarak bu kıyıma karşı duracağız. Cudi’den Akbelen’e kadar doğa ve yaşamı savunacağız.”