İSTANBUL - AKP’nin vaatlerinin talepleri karşılayamayacağını belirten emekçiler, asgari ücret zam oranı açıklanmadan önce “taleplerimiz için emek saflarında buluşalım” çağrısı yaptı. 

Türkiye'de yılda bir kere yapılan asgari ücrete zam, ekonomik krizin derinleşmesiyle geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ikinci kez yapılması için hazırlıklar başladı. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, asgari ücretin zam oranını belirlemek için 13 Haziran’da toplanacak. Doğrudan 7 milyon kişiyi etkileyen asgari ücret, kamu emekçileri ve emeklilerin aldığı ücret oranını da etkileyecek. 

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) İstanbul 3 No'lu Şube Başkanı Ayfer Koçak ve Tüm Emekliler Sendikası (Tüm Emekli Sen) Kadıköy Şubesi Sekreteri Rahmi Noz, asgari ücrete dair değerlendirmelerde bulundu.

VAATLER RAHATLATMAYA YETMİYOR

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seçim sürecinde Temmuz ayında en düşük memur maaşının 22 bin TL olacağı yönündeki vaadini hatırlatan Ayfer Koçak, bu rakamın kamu emekçilerini rahatlatamayacağını belirtti. Bu rakamı enflasyon ile karşılaştırarak yetersiz kalacağını belirten Koçak, kamu emekçilerinin yoksulluk sınırı altında yaşadığını vurguladı. Telaffuz edilen 22 bin liranın yoksulluk sınırının yarısı olduğunu sözlerine ekleyen Koçak, “Kamu emekçileri açlık sınırı düzeyine çekilmiş bir rakamla çalışıyor. Şu an açlık sınırı 10 bin 300 civarında ve şu anda en düşük gelir elde eden kamu çalışanları da 10 bin 500 civarında bir ücret alıyor. Ve vergilendirildiğinde de çok daha düşük bir ücret ortaya çıkıyor” diye belirtti. 

‘YOKSULLUK SINIRININ ÜSTÜNDE OLMALI’

Kamu emekçilerinin ücretinin asgari ücret düzeyine geldiğini dile getiren Koçak, giderler hesaplandığında asgari ücretin altında çalıştıklarını söyledi. Koçak, “Bugün yoksulluk sınırı 39 bin civarında ise kamu emekçilerin aldığı asgari ücretin de o noktada tanımlanmış olması gerekir. Yani bir rakam telaffuz etmek, bugünden yarına çok mümkün değil. Dünden bugüne doların gelmiş olduğu seviye ve doların doğrultusunda artmış olan birçok kalem var. Dolayısıyla dünden bugüne bir rakam telaffuz etmek artık çok mümkün değil. Yoksulluk sınırı üstünde olmak zorundadır. Bu 22 bin liralık ücret gerçekleşir mi, gerçekleşmez mi tartışması açıkçası bizim tartışmamız değil. 22 bin olması dahi bizim aslında emeğimizin karşılığı almamız anlamına gelmiyor” dedi.

‘YARDIM DEĞİL, ÇALIŞMANIN KARŞILIĞI’

Emeklilerin taban ücretinin şu an 5 bin 500 lira olduğunu ifade eden Tüm Emekli Sen Kadıköy Şubesi Sekreteri Rahmi Noz, aldıkları ücrete hazine yardımı adı altında 2 bin lira eklenerek 7 bin 500 liraya çıkarıldığını hatırlattı. Emekli ücretlerin 5 bin 500 lira üzerinden zam yapıldığını ifade eden Noz, “30 yıl bilfiil çalışıp, özellikle toplanan vergilerin yüzde 90'ını karşılayan biz emekçiler, hazineden yardım alıyoruz. Biz yardım değil, 30 yıllık verdiğimiz vergilerimizin karşılığında beklediğimiz paradan aylığımızı alıyoruz. Yardım denmesinin amacı şu: Ümmetçi, şükür eden bir toplum yaratmak” diyerek tepki gösterdi. 

‘YOKSULLUK ORTADAN KALDIRILMALI’

Ev kiralarının 10 bin liraya kadar çıktığını dile getiren Noz, emekli maaşlarının 7 bin 500 lira olmasını “trajikomik” olarak değerlendirdi. Noz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Emekli arkadaşlarımızla konuştuğumuz zaman, çoğu torunlarının yanına gidemediklerini söylüyor ve bundan utanıyor. Alım gücümüz eskiden evimizi geçindirip çocuklarımıza ve torunlarımıza bakacak durumdayken, şu an da torunlarımıza bir çikolata götüremeyecek kadar yoksullaştık. Bu yüzden emekli maaşının 30 bin lira olması bile çözüm değildir. Yoksulluğun ortadan kaldırılması gerekiyor.”

DEMOKRATİK MÜCADELE VURGUSU

İktidarın emeklileri açlık sınırında sabitlemeye çalıştığını söyleyen Noz, “Yani karnımızı doyuracağız, ölmeyeceğiz ve çalışacağız” dedi. Buna karşı demokratik mücadelenin önemine vurgu yapan Noz, emekli, emekçilerin ve bütün toplumun bir eylem birliği içerisinde örgütlenmesi gerektiğini söyledi. Noz, örgütlenmenin sağlanmaması durumunda amaçlarına ulaşamayacaklarını belirterek, birçok sendikal örgütlenmelerin bir araya gelemediklerini kaydetti. Noz, “Birkaç gün sonra asgari ücret tartışmaları olacak. Kağıt üzerinde belli olan rakamları böyle tartıştırarak, insanları oyalıyorlar. Bunların karşısında bugün sokağa çıkmazsak, yarın zam oranları açıkladıktan sonra istediğimiz kadar itiraz edelim, sonuç değişmez. Bu ülkede 17 milyon emekli var. Burada özellikle emekli arkadaşlara söylüyorum. 17 milyon bir iktidar değiştirir. Dilimiz, dinimiz ayrı olabilir, emekten yanayız biz. Onun için emek saflarında, sokaklarda mutlaka buluşmamız gerekiyor, örgütlenmemiz gerekiyor” diye seslendi.  

MA / Ömer İbrahimoğlu