ÜÇÜNCÜ YOL NEDEN ?
Aristoteles, '' insan politik bir hayvandır. der. " politikanın insanın yaşamı üzerinde söz yetki karar hakkını kullanmasıdır.Demek anlaşılıyor ki insan alakasız durduğu zaman gerçekten hayvandan farkı kalmıyor. Bundan dolayı ne ile ilgilensek de siyasi gelişme ve olaylardan kopamıyoruz. Bu günlerde Türkiye gündemine üçüncü yol düşünce herkes kendi penceresinden bakıp bir şeyler söylüyor.
Üçüncü yol 150 yıl önce 19 cu yüz yıllın ortalarında başlayan ve 20 ci yüz yılda sık sık gündeme gelen bir düşünce. İngilterede işçi partisi Toni Blair üçüncü yol siyasi akımını önemseyen liderlerden biri.Orada sözde klasik sol ve yeni sağı birleştirme hedefi ile birlikte çevre ,ekonomi, hukuk,inanç gibi sorunların aktif sivil toplum etkinliğiyle demokratik çözüme dönüştürme hedefidir üçüncü yol. Türkiye gerçekliğine bakacaksak somut yapısıyla niye üçüncü yol.
Çünkü ne cumhur itifakı olan MHP-AKP nikahı ne de Millet itifakı denilen İYİ parti-CHP,Saadet partisi denilen partilerden mutlu bir hayat sunması mümkün değildir.Söylemeye gerek yoktur geçmişleri ve gerçekleri aşikardır. İki ipte oynanan cambazlıktan öte bir şey değildir. İkisi de bu mevcut rejimin değirmenine su taşıyorlar. Yani bu ikisinin de yoğurdundan bir cacık çıkmaz. Geleceği heba etmenin bir anlamı yoktur.
Türkiyede üçüncü yolun ilk adımı 7 Haziran 2015 te atıldı.
Umut vadediyordu.Korktular hayin karanlık pusular kurdular.Sivil darbeler tasarladılar.Suruç, Diyarbakır, Ankarada bombalar patlatırarak Ankarada barış mitingine Türkiyenin dört bir yanından giden güzel gençleri,çocukları,yaşlıları öldürdüler sakat bıraktılar.15 Temmuz'u tasarlayarak Allah'ın bize lütfu dediler.
üçüncü yolun ayağına kafasına kurşun sıktılar.Sendelendi on binler içeri atıldı.Kayumlar,fezlekeler bir süreliğine CHP,ye meyile zorlandılar.CHP, ki bu ülkenin en tutucu partisi. 1923 lerden bu güne kadar altı ok yeter. Yahu yüz yıl geçti dünya değişiyor. Değişim toplumun gelişim yasasıdır. Sizde at gözlüğüyle bakmaktan vazgeçin yeter artık. Miliyetçilik kudurmuş İzmir HDP binasına girip suçsuz günahsız tanımadığı bir kızı Kürt olduğu için hunharca öldürüyor.İslamcılık adına Sıvas-madımakta Alevi ve ilerici olduklarından aydınlar diri diri yakıldı.
Bu iki siyasi akımın bu halka verdiği bu vahşettir.
Kara denizde dereler kurutuluyor.Ormanlar sözde altın arama şirketleri tarafından katlediliyor. Hasankeyf gibi Neolitik bir kent bir baraj bahanesiyle tarih ve doğa yok edildi,katledildi.
Önce bir cennet olan Dilovası sanayi atıkları sonucu cehenneme çevrildi. Şimdi bir bütün Marmara denizi dipten kirlilikyen salyadan bakılıp sularına girilmekten korkuluyor, tiksiniyor.
Ayasofya cami yapıldı ibadete açıldı.
İşte bu tahribatların hepsinin ilacı tabandan üçüncü yol fikriyatının iyi işletilerek bu halkın soluk alacağına kavuşmasına olanak sağlayacaktır.
Bu ülkede ciddi sayıda intiharlar söz konusu kadına şiddet ve taciz had safhada ,çocuk istismarı bir o kadar.
Üçüncü yol bu planlamaya dayalı ifade edilir.
-Radikal bir merkez,
-Yeni,demokratik bir devlet,
-Aktif bir sivil toplum,
-Demokratik bir aile yapısı,
-yeni bir karma ekonomi,
-Eşitliğin ,herkesin katılımı sağlanarak sağlanması,
-Pozitif bir refah toplumu,
-Sosyal yatırımcı devlet,
-Kozmopolit bir ulus(Demokratik ulus)
-Kozmopolit bir demokrasi (Demokratik Cumhuriyet )
Bu perspektifler ışığında toplumun komün meclis yöntemiyle yapılacak taban çalışmalarıyla üçüncü alan örgütlenme ve toplumsal aydınlanmanın olmazsa olmazının hayata geçirilmesiyle mümkündür.
Türkiye de en başat sorun tekçi dayatma sorunudur.
Tek millet bir kere ay ve güneş gibi nettir ki Anadolu toprakları üzerinden tek millet yoktur. Çerkez var, Ermeni var, Rum var ,Kürt var, Arap vardır.
Yine cins sorunu söz konusudur.Kadınlar hayatın her alanında ikinci sınıf muamelesi yaşıyor. Erkek özne kadın nesne olmaz böyle bir şey kadının gerçek değerine kavuşmadığı bir toplum yaşamı sağlıklı olmaz felçli olur.cins özgürlükçü çözüm hukuki ekonomi sosyal boyutuyla yasal güvenceye alınmalıdır.
Yine tek inanç ve kültür yoktur .Havra, Klise,Cami ve sinagoglar ,Cem evleri,cemaat,tarikat ve nice kutsal mabetler toplum nezdinde mevcuttur.
Türkiye betonlaşma ve çölleşmeye doğru gidiyor tarihi doğal varlıklar,ormanlar yandaşlarına ucuz haraç mezat peşkeş çekiliyor.
Hukuk ve adalet siyaset vesayetine girmiş adalet öldü ruhuna Fatiha okunuyor.
Sağlık eğitim ulaşım iletişim özelleştirildi herkes parası kadar bu haktan istifade ediyor.sosyal hukuk devleti kriteri kalmadı.
İşte bu sorunların çözümüne yönelik mevcut siyaset iradesi yoktur.
Davul siyasetçinin sırtında olsada tokmak derin devlet diye tabir edilen kozmik odalarda karar verenlerin elinde her şey.
Bunun yeni yol yeni yöntem yeni siyasi karekter ve irade için üçüncü yol şarttır.
Bu da idealist ahlaki politik radikal karektere sahip kadrolarla mümkündür.
Yoksa mucizelerle olacak değil.
Azrail'kapıya geldiğinde ondan ne kadar merhamet beklemeniz doğru değilse Türkiye de iki bloktan da çözüm beklemek o kadar yanıltıcıdır.
Bunun için Üçüncü yol diyoruz.
