HABER MERKEZİ - Farklı inançlarda farklı şekillerde yer alan Havva, verimliliği sembolize eden, ana tanrıça ve beşer soyunun annesi olarak bilinir. 

Havva, değişik inançlarda ve İbrahimi dinlerde ilk insan Âdem'in eşidir. Bu dinlere göre tüm insanlar Âdem ve Havva'nın çocuklarıdır. Bazı Batı dillerinde Eski Ahit'ten geldiği şekliyle Eva diye adlandırılır. İlahi-evrensel anne olarak da tanımlanan Havva, hayvan ve ürünlerin verimliliğini sembolize eden, besleyen, destekleyen bir akıl olarak belirtilir. Havva’nın hikayesi birçok kaynakta farklı şekillerde ele alınır. 

MÖ. 1. bin yılda El’in (tanrı) eşi, Elohim’in annesi, Semitik bir ana tanrıça olan “Asherah” a “Chawat” adı verilir. Buradan Arami dilinde Havva, İngilizcede “Eve” ismi türetilir. Asherah hayat ağacı ile sembolize edilir. Ela veya Elat El’in (tanrı) dişi formudur ve tanrıça anlamına gelir. Asherah'ın MÖ 1. binyıldaki adı İbranicede hawah, İngilizce "Eve" olan Havva’dır. Havva’nın tam adı Rabat Chawat, Büyük hanımefendi tanrıça Havva’dır ve yılanla sembolize edilir. 

Sümer inancındaki Tanrıça Nin-ti (kaburga kemiğinin kadını, can veren kadın) Havva'nın yaratılış efsanesindeki "Âdem'in kaburga kemiği" imgesinin kaynağı olarak düşünülür. Eva (Eve, Havva) ile benzeşik bir söyleyişe sahip olan Ea, Adapa efsanesinde Tevrat’ın Havva figürüne benzer şekilde Adapa'yı yönlendirir. Ayrıca Türk mitolojisindeki Eje karakteri ile benzerlik kurulur.

Sosyolojik bakış açısıyla Ortadoğu coğrafyasında değişik mitolojilerde benzer telaffuzlara sahip “ana tanrıça” figürünün evrimiyle tek tanrıcı İbrani ataerkil kültüründe ölümlü ve günahkâr bir kadın şekline indirgendiği ve yaratılış mitosunun bir figürü halinde yeniden yaratılmış olduğu görülür. 

Bir başka çalışma ise Havva'yı Hint bereket ve doğurganlık tanrıçası Shiva ile ilişkilendirir. 

Yahudi kaynaklarına göre Âdem ile beraber ilk yaratılan kadın Havva değil Lilith'dir. Ancak Lilith, Âdem ile aynı zamanda yaratıldığını öne sürerek Âdem'e eşlik etmeyeceğini söyler ve Tanrı daha sonra Âdem'in kaburga kemiğinden Havva'yı yaratır. "Ve Rab Tanrı dedi: Âdem’in yalnız olması iyi değildir; kendisine uygun bir yardımcı yapacağım.” Aynı kaynaklara göre, Adem’in üzerine derin bir uyku getirilir ve kaburga kemiklerinden biri alınır yeri etle doldurulur. Bu kaburga kemiğinden bir kadın yaratılır ve Adem’e getirilir. 

Ancak Kuran'da Havva ismi ve Âdem'in kaburga kemiğinden yaratıldığı geçmez. Kuran'da ikisinin de tek bir nefisten yaratıldığı belirtilir. 

Rabbânî literatüre göre Havvâ Âdem’in sağ böğründen, on üçüncü kaburgasından ve kalbinin etinden yaratılır. Havvâ ile birlikte şeytan da yaratılır. Tanrı Havvâ’yı bir gelin gibi süsler; onun için kıymetli taşlarla, incilerle ve altınla bezenmiş bir oda yapar. Bu oda, melekler tarafından korunur. Kıskançlıktan çıldıran samael (şeytan) yılanın Havvâ’yı kandırmasını sağlar. 

Diğer bir rivayete göre ise yılan bizzat Havvâ’ya sahip olmak için onu günaha teşvik eder ve onu şehvete sürükler. İki koruyucu meleğin yokluğundan faydalanarak şeytan ya da yılan Havvâ’yı kandırır. Yasak meyveyi tutan Havva, ölüm meleğinin kendisine doğru gelmekte olduğunu görünce Âdem’i de kendi kaderine ortak eder. Yılan onu günaha çağırdığında şarap içen Havvâ bunu Âdem’in içeceğine de karıştırır. Sadakatsizliği sebebiyle Havvâ’ya dokuz belâ verilir. Tanrı Havva’yı “Zahmetini ve gebeliğini ziyadesiyle çoğaltacağım; ağrı ile evlât doğuracaksın ve arzun kocana olacak, o da sana hâkim olacaktır” diyerek cezalandırır. 

Kadın böylece beşer soyunun annesi olur. 

Yahudi ve Hıristiyan kaynaklarında Havva ilk günahı işleyen insandır, Âdem onun vasıtasıyla yasak meyveyi yemiştir. Kur'an'da ise her ikisi de kınanmakla beraber suç doğrudan Âdem'e izafe edilir. Yaratılış mitosundaki başka bazı unsurlar gibi iyiyi kötüden ayırt edebilme yetisi veren bilgelik ağacının meyvesinden yeme ve yılan motifinin de Sümerlerin Adapa efsanelerinden kaynaklandığı ifade edilir. 

Hıristiyan kaynaklar Âdem-Havva ikilisinin günahından tüm insanları sorumlu tutarlar. İsa'nın bu günahı kaldırmak için geldiğine inanılır.

Sufi inancına göre ise Âdem-Havva Kıssası, büyük ölçüde semboliktir. Âdem, insanoğlunu temsil etmekte olup, yasak meyveyi yiyen ve Âdem'i de suça ortak eden Havva insan nefsini (egoyu) sembolize eder. Bununla birlikte peygamber olarak gelen bir Adem ve eşi Havva aynı zamanda gerçek kişiliklerdir. Bahaîler de bu açıklamaya katılırlar.

Daha sonra Âdem ve Havvâ cennetten çıkarılır. (Tekvîn, 3/22-24) Havvâ önce Kâin’i (Kabil), daha sonra Hâbil’i dünyaya getirir. (Tekvîn, 4/1-2) Hâbil’in öldürülmesinden sonra Havvâ Şît’i doğurur. (Tekvîn, 4/25) Tevrat’ta Havvâ ile ilgili başka bilgi yoktur. Tevrat tefsirlerinde ise Kabil ve Hâbil’den sonra Âdem ile Havvâ’nın 130 yıl ayrı yaşadıkları, ardından tekrar birleştikleri ve Şît’in doğduğu belirtilir. 

Havvâ, yaşamını yitirdiğinde Hebron’daki Makpela Mağarası’na Âdem’in yanına defnedilir.  

(JINNEWS)

Editör: Haber Merkezi