Engin Altay, Gökhan Günaydın, Özgür Özel ve daha niceleri. “Değişim” diyorlarmış! Değişim mi?  Genel Başkanlık mı?  Sayın Kılıçdaroğlu’nu  linçe tabi tutmak mı?

YA SİZ NASIL BİR İLLETSİNİZ!

Cumhuriyet Halk Partisi’ne gönül vermiş değerli halkımız,
Değerli Milletvekilleri,
Halkın değerli Belediye Başkanları, 
Umut tükenmedi, umut tükenmez.  İyi ki varsınız!
Değerini kaybetmeyen sevgili CHP’liler,
Engin Altay, Gökhan Günaydın, Özgür Özel ve daha niceleri. “Değişim” diyorlarmış! Değişim mi?  Genel Başkanlık mı?  Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu  linçe tabi tutmak mı?
Yıllardır partiye çöreklenmiş rantçı takımın değişim ısrarına kargalar bile güler. Sizlerle gerçekleşecek olası değişim, kümes güvenliğinin tilkiye teslim edilmesine benzer. Soruyorum 14 Mayıs seçimlerde her biriniz kaç milletvekili belirlediniz? Bu milletvekillerinde ne kadar para ve ne tür hediyeler aldınız? Şalgamcıları saymıyorum bile... 
AKP, sizin silik muhalefetinizde aldığı güçle Türkiye halklarına zulüm yaşatmaktadır. İnsanlar işsiz, insanlar yoksul, çocuklar aç, anneler coplanıyor ve hapishaneler suçsuz insanlarla hınca hınç dolu. Umurunuzda mı bu olup bitenler? İnanın Everest’in zirvesinde değil,

MARİANA ÇUKURUNDASINIZ! 


Sizler, Genel Başkanınıza karşı darbe hazırlıkları yapan insanlarsınız. Bunun Türkçe karşılığı FETO tipi darbe girişimidir. Bravo sizlere… 
AKP ve FETÖ’den ne çok şey öğrenmişsiniz meğer.  Entrikalarınızla, hilelerinizle başa çıkmak ne mümkün. 
Değişim diyenler, değişim gençlerle, kadınlarla, halktan, emekçilerden yana politikalarla olur.  Değişim Nagehan Alçı ile aynı otobüse binmekle olmaz. Değişim, yüreğinde emek, yüreğinde barış, yüreğinde demokrasi olan insanlarla olur. Hangi açılımla, hangi söylemle değişim diyorsunuz, buyurun söyleyin. 
Kiminiz Süleyman Soylu’nun, kiminiz Hulisi Akar’ın, kiminiz Hakan Fidan’ın emrinde ve denetimindeki insanlarsınız.  AKP’nin CHP’yi bitirme projesinin bir parçası ya da bu projenin aparatları olduğunuzu düşünüyorum. 
Erdal İnönü’yü kanser ettiniz, İsmail Cem’i kanser ettiniz, Aydın Güven Gürkan’ı kanser ettiniz. Kamer Genç’i ve daha nice değerli siyasetçiyi kanser ettiniz. Ya siz nasıl bir illetsiniz? 
“Umudun bir rengi olsaydı, mavi olurdu deniz gibi… Sonsuz olurdu gökyüzü gibi!”
Sevgi ile kalınız.
Ahmet Karagöz