DURUMU İYİ OKUMAK GEREK
İç politikada değişen bir şey yok! Türkiye’de hükümetlerin asli görevi yandaşlara ülke kaynaklarını sunmak ve buradan “ berikiler”
çoğaltmaktır!
Bu çağda hala ağır sanayisi olmayan bir ülkeyi daha başka nasıl tanımlayabilirdiniz?
Bunun yanında canına okunan bir tarım ve hayvancılık sektörü var; işin ilginç yanı dişe dokunur tarıma dayalı sanayi de yok!
Bunun temelinde yatan asıl sorun devlet ve hükümet gerçeğidir!
Hükümetler halktan yetki alır ve vatandaşına en iyisini sunma projeleri yapar ve devletin temelinde varsa bir aksaklık ve günün şartlarına yanıt olamıyorsa elindeki yetkiyle buna da çözüm arar!
Bizde devlet dokunulmaz bir algı olarak zihinimize sürüldüğü için, hiç bir hükümet bu konuda cesaretli olamamıştır!
Çeşitli dönemlerde kimi maddeleri değiştirilen anayasanın ilk dört maddesine bırakın dokunmayı, kimse cesaret edip lafını dahi etmemiştir!
Tekçi ve güvenlikçi anayasalar da halkın gün yüzü görmesi hiç bir zaman mümkün değildir!
Nitekim değiştirilen her anayasa maddesi mutlaka güvenlikçi sınırlarla korumaya alınıyor!
Bu koruma hem hükümet, hem devlet korkusudur!
Cesaretin olmadığı yerde siz istemezseniz de korku gelir sizi esir alır ve siz sadece korkunun emrinde bir nefer olursunuz!
Türkiye’nin bilinen iç korkuları var ve neredeyse paranoyaya dönmüş durumda!
Söz konusu bu korkular olunca herkes birer cellada dönüyor ve karanlığa kılıç sallayarak kime denk geldiğinin de hesabında değil!
Hal böyle olunca dış korkular ister, istemez var olandır ve cumhuriyet tarihi boyunca sürekli “ dış güçler “ diyerek acizliğimizi havale ettiğimiz bir görünmez var!
Evet, o dış güçler var ve senin kaynaklarını, senin tembelliğinden soyuyorlar!
Güçlü bir sanayin ve ekonomin olsa bunların hiç biri olmayacak ve kimseyi de “ dış güçler “ masalıyla uyutmayacaksın!
Türkiye’de ki bankalar karlarını sekize katlamış!
Bu kar zenginden alına bir kar değil, bilakis zenginin karını da katlayan bir kardır ve tamamen emekçi, garip, gurubanın emeği, alın teridir.
Onlar bu paraları alırken, dış tefecilere ödenen devasa rakamlar da günü birlik bu halkın etinden, dişinden, tırnağından koparılıyor.
Bu durumu iyi okumadığınız yerde bedenen ve ruhen sömürüye açık bir kölesiniz!
Unutmayın, kölenin tek hakkı efendisine dua etmektir!
Tıpkı sindirilmiş ötekiler gibi!
-Nasılsın, iyi misin?
-Sağol, Allah devletimizden razı olsun!