BİR UTANCIN ANATOMİSİ
Bilinçli olarak ve yıllara yayarak canına okudukları bir eğitim sisteminin meyvelerini kusursuz topluyoruz!
Sol ve demokratik düşünceye kapalı olarak temeli atılan bir Osmanlı sonrası devlet yapısında hiç bir zaman solun izine rastlanmadı ve bu ülkede sol hiç bir zaman iktidar olmadı!
Bazı ara dönemlerde iktidar olan CHP’yi sol olarak nitelemek, solun ne olduğunu sadece gülümsetir. İşin derin köklerine inerseniz CHP nin parti değil, devlet olduğu gerçeği ortaya çıkar. İşte bu gerçek, yeniden kimi derin argümanları Kılıçdaroğlu eliyle canlı tutarak bize servis ediyor!
Kılıçdaroğlunun bir genel af konusunda çıkışı tam da devlet aklıdır ve içinde şiddetli faşizm barındırır.
Kemal beyin “ kader mahkumları “ dediği ve onlara kuzu postu çekerek sempatik hale getirme çabasının son örneği işini yapan bir müzik emekçisini öldüren kişilerdir! İşte bunlara “ kader mahkumu “ deniyor!
Eşini öldüren, kadın öldüren, anasını, babasını doğrayan kader mahkumu sayılıyor!
Ya diğerleri?
Düşüncesini açıkladı diye bir örgüte üye saydıkları yüz binlerce insan ise “ terörist “ ve bunlar zinhar af mevzusuna dahil edilmemeli!
Girişte yazdık; “ canına okunan bir eğitim sisteminin kusursuz yansımalarıdır bunlar” diye!
işte bu yansımanın son hali Kemal beyin türban yasası teklifidir!
Bilim, teknoloji üretemeyen bir ülke eğitiminin yenden saç teline dönmesinden daha doğalı yoktur!
Beyefendi içindeki arzuyu hayata geçirmek adına ülkenin dibine dinamit koymaya çalışanlarla aynı şarkıyı söylemeye çalışıyor ama ciddi şekilde detone oluyor ve koronun müdavimlerine karşı komik duruma düşüyor!
Bahçeli’den milliyetçiliği, Erdoğan’dan dini çalmaya kalkmak, gündüz gözü ile bostan hırsızlığına gitmeye benzer!
Kimseyi ne buna inandırırsın, ne de buradan düşündüğün oyu devşirebilirsin. Bunları yapamazsın ama diğerlerine arzularının yolunu sonuna kadar açarak bu ülkenin zaten kalmayan canına iyice okursun!Çöken eğitim sistemi tüm değerlere domino etkisi yapar ve şimdi bariz şekilde bunu yaşıyoruz. Sokaklar mafyanın cirit attığı hesaplaşma alanlarına dönmüş. Hukuk, adalet kavramı artık öyle güvenilmez boyutlara ulaştı ki, çöküşün yerini doğal olarak çete mantığı aldı. Güya eğitimli ve devletin üst bürokrasisinde görev alan üç maganda istedikleri şarkıyı söylemedi diye bir insanı boğazlayıp öldürdü!
Ne hale geldik?
Neler oluyor, kimin umurunda?
Varsa yoksa kadının saç teli ve çağ yirmi birinci yüzyıl!
Biliyorum, eğitimsizlik arsızlığı da tetikler. Üstelik insanların gözünün içine baka, baka..!