BURSA- Bursa HDP Kadın meclisi25 Kasım kadına yönelik şiddetle mücadele gününde yaptığı açıklamayla 18 yılda 7500 kadının katledildiğini söyledi yapılan basın açıklamasında konuşan HDP Parti meclis üyesi Sinem Varlı hazanay 20.20 yılının ilk 10 ayında 220 kadının öldürüldüğünü belirterek devam ettiği konuşmasında hazanay, devletin kadına yönelik cinayetleri önleme noktasındaki yükümlülüklerini yerine getirmediğini söyleyen Hazan ay Bizler kadınların katledilmesine şiddet ve baskı görmesine tahammül edemiyoruz.
Geçen 18 yıllık dönemi içerisinde 7 bin 500 kadın resmi rakamlara göre katledilmiştir. Yine 100 binin üzerinde kadın tacize maruz kalmış, 200 binin üzerinde kadın ise yine cinsel saldırıya maruz kalmıştır.
Sadece 2020 yılının ilk 10 ayında resmi makamlara göre 220 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Bunların resmi rakamlar olduğunu, şüpheli ölümlerin bu sayılar içinde yer almadığını, tablonun görünenden çok daha vahim olduğunu ne yazık ki bilincindeyiz.
Devlet kadına yönelik cinayetleri önleme noktasındaki yükümlülüklerini yerine getirmemektedir.
Bizler kadınların katledilmesine, şiddet ve baskı görmesine tahammül edemiyoruz. Biz kadınlar yaşam hakkımızdan vazgeçmiyoruz, özgürlüğümüzden vazgeçmiyoruz ne İstanbul Sözleşmesi ne eşbaşkanlık sistemi ne de nafaka hakkı gibi kazanılmış haklarımıza el konulmasına müsaade etmiyoruz.
Toplumun bizlerden, biz kadınlardan beklentileri var. Çünkü toplum işsizlikle, açlıkla, sömürü, talan, tahakküm ve ayrımcılıkla boğuşurken, ne yazık ki bunun en yakıcı halini de yine kadınlar olarak bizler yaşıyoruz.
Şiddetin keskinleştiği ve normalleştiği bu süreç içerisinde yapılması gereken tekşey kadın örgütlülüğünü ve bilincini yükseltmektir. İstanbul sözleşmesinin uygulanmadığı hergünün sonunda kadınlar öldürüldü bu konuda İstanbul sözleşmesi ve 6284 sayılı yasa ivedilikle uygulanmalıdır.
Bizler dilimiz, kimliğimiz, kültürümüz, neye inandığımız ya da inanmadığımız fark etmeksizin baskıların hedefindeyiz. Cinsiyetimiz, cinsel yönelimimiz, hayat tarzımız, giyim kuşamımız, tercihlerimiz üzerinde tahakküm kurmaya çalışanlar bizleri evlere hapsedip erkek egemen bir toplum inşa etmeye çalışmaktadır.
Kadın işsizliği ve yoksulluğu özellikle pandemi ile artmıştır, kadınlar sosyal güvencesi olmayan işlerde çalıştırılmakta ev içi emekleri yok sayılmaktadır. Biz kadınlar emeğimize sahip çıkıyor eşit ve adil olması için mücadele ediyoruz.
Dünyanın birçok ülkesinde de olduğu gibi Türkiyede de kadınların siyasi alandaki temsiliyeti çok düşük bu konuda parti olarak eşbaşkanlık sistemimizden asla taviz vermeyeceğimizi belirtmek istiyoruz. Eşbaşkanlık sistemini erkek iktidarın insafına bırakmayacağız Suç olan eşbaşkanlık sistemimiz değildir biz kadınlar birbirimizden aldığımız güçle bu saldırılara karşı en net duruşu sergileyecek ve asla geri adım atmayacağız.
Kayıtsız, kaygısız, tereddütsüzce korkmadan birleşelim! Değişimin gücü de, gereken cesarette elbetteki bizdedir, biz kadınlardadır.
Gücümüzü birleştirdiğimizde yaşam kazanacak, özgürleşecek, gelecek kazanacak, ülke kazanacak! Kurtuluş kadınların güçlü ve kararlı birlikteliğindedir! Ne pahasına olursa olsun bunu mutlaka başaracağız, başarmak zorundayız! Çünkü kadına yönelik şiddeti yine bizim örgütlü mücadelemiz durdurabilir…